İş

Dev kümelerden Türkiye’ye sözler: Almaya devam edeceğiz

Depremin ardından Türkiye, siparişlerini rakip ülkelere kaydırmaktan endişe duyan ülkeler arasındaki dev satın alma kümelerinden destek sözü aldı. Bölüm ihracatının yüzde 70’ini gerçekleştiren 23 satın alma ofisinin Türkiye temsilcileri, hazır giyim sanayicileri ile online olarak yaptıkları toplantıda öne çıktı. “Türkiye ile ilgili olumsuz bir algımız yok. Almaya devam edeceğiz. Daha fazla destek için genel müdürlüklerimizle de görüşeceğiz.” mesajı verdi. Toplantıda alınan bir diğer karar da deprem yönetmeliği ve iş güvenliği konularında birlikte çalışmak üzere kümeler ile Türkiye merkezli üretim tesislerinin satın alınması kararı oldu.

ALİM OFİSLERİ İLE ONLINE GÖRÜŞME

Kahramanmaraş’ta peş peşe meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremlerin ardından enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken, Türkiye’yi zor durumda bırakan felaketin üretim ve ihracata etkisine ilişkin tablo netleşmeye başladı. Konuşmaya konu olan tabloda merak edilen konulardan biri de depremden en çok etkilenen Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya’daki dokuma ve konfeksiyon tesislerinin ne zaman üretime başlayacağı ve gelişmelerin Türkiye’yi etkileyip etkilemeyeceği oldu. emirler. Çünkü söz konusu üç ilde sahip oldukları imkanlar nedeniyle her iki şube için de hayati öneme sahip… Bu sorunun yanıtı, önceki gün Türkiye Hazır Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) ile sektör temsilcileri arasında online olarak gerçekleştirilen toplantıda oldu. Türkiye ihracatının yüzde 70-80’ini gerçekleştiren uluslararası satın alma kümeleri. göründü. Görüşmede görüşmeye gelen taraflar hem mevcut durumu değerlendirdi hem de siparişlerin geleceği hakkında bilgi alışverişinde bulundu.

OLUMSUZ ALGI YOK

Konuyla ilgili İKTİSAT Gazetesi’ne bilgi veren TGSD Lideri Ramazan Kaya, Zara’dan Pull & Bear, Massimo’ya kadar birbirinden değerli markaların bulunduğu Inditex’in yanı sıra H&M, Puma ve Superdry gibi ABD ve AB’deki toplantıya katıldı. Dutti’den Bershka’ya. 23 satın alma kümesinin temsilcilerinin . Söz konusu satın alma kümeleri, şube ihracatının yüzde 70-80’e yakınını gerçekleştirmesi açısından değerlidir. Satın alma kümelerinin en büyük endişesi ise Türkiye’nin sipariş ve ihracat taahhütlerini yerine getirip getirmeyeceği oldu. Kaya, “En değerli konunun inanç olduğunu ve Türkiye’nin kapasite olarak hem dokumayı hem de hazır giyimi rahatlıkla organize edebileceğini belirttik. Hatta son dönemde kapasiteler düşmüştü. Bazı vardiyalarla ve ortalama 2-3 haftalık bir gecikmeyle bunu halledebileceğimizi belirttik. Yani hem kapasiteye hem de hammaddeye erişimde sıkıntımız yok dedik. Özellikle Kahramanmaraş iplik, denim ve dokuma için değerli bir merkezdir. Oradaki bazı emirlerin Batı’ya veya Anadolu’ya intikal ettiğini belirttik. Bu bölgelerde birkaç ay içinde üretimin başlayacağını, 2-3 ay içinde deprem öncesi haline döneceğini konuştuk. İşe alım ofisleri, işe alım esaslarını aktardı. Satın alımların rastgele iptal edilmesi veya başka bölgelere taşınması söz konusu değildir. ‘Türkiye ile ilgili olumsuz bir algımız yok, almaya devam edeceğiz’ dediler. Türkiye’ye daha fazla destek olmak için karargahlarına geçeceklerini söylediler. Depremden dolayı Türkiye’deki işi alıp başka ülkeye devretmek gibi bir düşünceleri yok, aksine biz daha çok propaganda yaptık ve Türkiye’ye daha çok iş verin dedik. Çünkü ekonomi çarklarının dönmesi ve bu yaraların sarılması için çalışma yapılması gerektiğini belirttik” diye konuştu. TGSD’nin Adıyaman’da hayata geçireceği konteyner kent hakkında da bilgi veren Kaya, söz konusu kampanyanın her ikisine de yaradığını aktardı. ve farklı bölgelerdeki birçok satın alma ofisi takviye sağlayacaktır.

DEPREMLE İLGİLİ ULUSLARARASI STANDART UYGULANACAK

Toplantıda sadece siparişlerin geleceği değil, bina ve işçi güvenliği konuları da masaya yatırıldı. Ortaya çıkan kararlardan biri de bu bahislerde satın alma kümeleri ile işbirliği yapma kararı oldu. Ramazan Kaya, bu bahisle ilgili şu bilgileri verdi: “Toplantıda ‘Önümüzdeki dönemde ne yapacaksınız biz kendi binalarımızda çalışıyoruz ama sizin binalarınıza da gelip malları kontrol ediyoruz, edeceğiz. “Bina ve insan güvenliği seviyesi nedir?” sordular. ‘Yeşil dönüşümle birlikte bunların hazırlıklarını zaten yapıyorduk’ dedik. Bu konularda birlikte çalışmaya karar verdik. İhale kümelerinin meslek grupları ve profesyonel ekiplerimiz deprem yönetmeliği, yapı ve iş güvenliği konularında dil konuşur gibi birlikte çalışacak. Bu alanlarda uluslararası standartlar ne ise o uygulanacaktır.”

KAHRAMANMARAŞ’TA ÜRETİM BAŞLADI

İstanbul Dokuma ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, ağır hasarlı tesislerin üretime geçmesinin zaman alacağını ancak az hasarlı olanların yavaş yavaş üretime başladığını belirtti. Yetim, “Onlarla ilgili en büyük sorun barınma sorunu. Sanayi bölgelerinde hızlı bir şekilde oluşturursak bu tesisleri daha hızlı hayata döndürebiliriz” dedi. Öksüz, üretim tesislerinin başka bölgelere taşınması söz konusu olmadığını belirterek, “Tesis ve iş göçü istemiyoruz. Hatta sektörel dayanışmanın bir örneği de bu dönemde gösterildi. Örneğin tesisin ipliğinde sorun yok ama dokumasında hasar var ya da tam tersi. Bu kapsamda diğer illerden de takviye alacağız, alıyoruz. Sektörel dayanışma üst düzeydedir. Mutlaka ihracata etkisi olacaktır. Ancak Kahramanmaraş ihracattan çok orta mal üretmektedir. Türkiye’de 30 milyar dolarlık ihracatın hammaddesini biz üretiyoruz. O anlamda kısa vadede biraz yükümüz olabilir ama el birliğiyle üstesinden geleceğiz” dedi.şeklinde konuştu.

“DEPREM HAZIR GİYİMDEN FAZLA TEKSTİL SEKTÖRÜNÜ ETKİLEYECEK”

TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Şube Meclis Başkanı Gurur Fayat, Adana ve Gaziantep gibi illerin depremden görece daha az etkilendiğini ve ilk iki haftadan sonra bu bölgelerde kapasitelerin toparlanmaya başladığını söyledi. Şubelerdeki kapasitelerin depremden önce de düşük olduğunu hatırlatan Fayat, “Yüzde 50-60 kapasite ile çalışan hatta üretimi durduran dokuma firmaları vardı. Sarsıntı bu döneme denk geldi. İlk haftalarda eserler İstanbul, Karadeniz ve Trakya gibi bölgelere dağıtıldı. Bundan sonra Malatya’da tesisler bu hafta kısmen de olsa açılmaya başlıyor. Kahramanmaraş ve Adıyaman daha çok yaralandı. Maraş’ta toparlanma 5-6 ay sürebilir. Müşteriler o bölge ile ilgili işler için maksimum 8 haftayı tolere edebileceklerini söylüyorlar. Elbette bunun da bir sonu var. Ekonomik bir kayıp yaşamak istemiyorlar. Giysi biraz daha planlanabilir ama dokuma kısmı o kadar da değil. Kahramanmaraş ve Adıyaman’daki tesisler için çalışanların orada tutulması için acil önlemler alınmalı.”

Müşterilerimizin siparişlerini bize kaydırmak istedikleri sarsıntıdan hazır giyimden çok dokuma ihracatının etkileneceğini belirten Fayat, şöyle devam etti: “Hazır giyimde deprem öncesi durum yeterli değildi. Fiyat verilemedi ve iş alınamadı. Bangladeş ile fiyat farkımız yüzde 20-25’ten yüzde 45-50’ye çıktı. AB’ye sıfır gümrükle mal satan bir rakipten bahsediyorum. Olaylar gözümüzün önünden kayıp gidiyordu. Artık özellikle kur baskısı nedeniyle 2019 ihracatında geride kalma telaşı içerisindeyiz. Bu baskı devam ettiği sürece yeni iş bulmak zor. Sarsıntı nedeniyle müşterilerimiz siparişlerini bize kaydırmak istiyor. Onu hissediyoruz. ‘Yapabileceğiniz en iyi şey bize iş verin’ diyoruz. İş olmadan iyileşme zaman alır. Müşteriler daha fazla ödemeye isteklidir, ancak fazla ücretlendirmek istemezler. Acımasız ezici rekabet, beyin sarsıntısıyla daha da sertleşti. Bu nedenle TL maliyetimizin en az yüzde 35’i için en az yüzde 15 daha yüksek kur uygulanabilir.”

HALI İHRACATI %50, GİYSİLER %17, DOKUMA İHRACATI %22 AZALDI

Depremden etkilenen iller, Türkiye’nin hazır giyim, dokuma ve halı sektörlerinin merkezlerinin ortasında yer alıyor. İhracatçı birliklerinin verilerine göre geçen yıl 2,7 milyar dolarlık halı ihracatının 1,9 milyar doları, 12,9 milyar dolarlık dokuma ihracatının 3,3 milyar doları ve 21,2 milyar dolarlık hazır giyim ihracatının 541 milyon doları felaket ilan edildi. bölgeler. il tarafından yürütülür. Söz konusu iller sadece ihracat için değil iç pazar için de değerli satış hacmine sahiptir. Düşen dış talep nedeniyle ihracatta düşüş beklense de 6 Şubat’ta meydana gelen depremin etkisiyle ihracattaki düşüş çok daha fazla oldu. 1-26 Şubat ortasında halı ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50 azalarak 118 milyon dolara, dokuma ve hammaddeleri ihracatı yüzde 22,6 azalarak 654 milyon dolar, hazır giyim ihracatı ise yüzde 22,6 azalarak 654 milyon dolar oldu. Hazır giyim ise yüzde 17 azalarak 1,5 milyar dolara geriledi. Şube yetkilileri, düşüşün yaklaşık yüzde 10’luk kısmının dış talepte beklenen düşüşten, geri kalanının ise deprem etkisiyle geciken siparişlerden kaynaklandığını belirtti.

KAYNAK: EKONOMİM

cilimlihaber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu